Hançer Işıltısının Gölgesinde
- nurlarinsultani
- 15 Ara 2023
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 27 Tem

"Bir Hançerin Anlık Işıltısının Gölgesinde"
Hızla yaklaşan bir hançerin ışıltısı ansızın kalbe düştü, bir yıldızın kayışı gibi anlık... Işıltının gölgesinde bir kum saati... İri bir kum taneciğinin üstünde koca bir aslan, sanki üstünde durduğu akan kumların her biri omuzlarına akıp üstüne çöküp kalmış da o hepsine galip gelip mağrurane yalnız yaşıyor.
Sanki kum saati yok, kum tanecikleri yok, etrafında filizlenen çiçekler yok, aslan olmayı öğrenen yavru aslanlar yok, kurtlar yok, tilkiler yok, kum taneciklerini her şeyle birlikte yutan o delik yokmuş gibi umarsız etvarla susturduğu aslan yüreğiyle bal porsuğu gibi yaşıyor... Yalnızlığın kara bulutları düşmüş gözlerine, ıssız soğuğu çökmüş yüreğine, yaşıyor... İnatla inadına yaşıyor. Eşsiz kalmış kumrunun ölüm kararlılığında yaşıyor Koca Aslan...
Birbiriyle didişip aslanlık talimi yapan yavruları büyüyor. Açmış tomurcukları filizlenen çiçeklerin rengi ışıldıyor, fidanlar ağaca dönüyor... Ve bir bir düşüyor kum taneleri zamanı tüketiyor, bazense hep birlikte öbek öbek... Altında sallanan, yutulan taneciklerden yana hiç kulak kabartmadan umarsızlaşarak yaşamaya devam ediyor Koca Aslan. Bazen bir kum öbeği kayıveriyor yavru aslanların altından, sarsılıyorlar. Bazense bastıkları yer göçüveriyor. Koca Aslan bakıveriyor uzaktan, umarsızlaştırmaya çabaladığı soğuk çökmüş yüreğiyle şöylece bir bakıveriyor uzaktan sadece...
Sonra bir gün Koca Aslan bir bakıyor ki ne oynaşan iteleşen aslancıklar kalmış yanında ne kurtlar ne kaplanlar ne tavşan ne tilki ne çakal... Savrulmuş tanecikler sarsıntılarla bir o yana bir bu yana, artık aynı göz mesafesine gelmek çok zor olmuş. Kimini yutmuş kumlarla birlikte o delik... kimini kumlar almış kimini çok uzaklara atmış...
Küsmüş Koca Aslan küsmüş... Neye mi? Kime mi?
Ona, buna, şuna, en çok da kendine küsmüş aslında... Ama dinlememiş hiç; soğuk çökerttiği, eşsiz kalmış kumru ölümüne mahkum ettiği kalbini, dinlememiş hiç....
Gel zaman git zaman tanecikler yine savrulmuş bir an... Bakmış ki Koca Aslan, yavru aslanlar artık yetişkin olmuşlar ama bir yanları hiç büyümemiş gizlice yavru kalmış... Hırçınmış aslanlar, hiddetliymiş, öfkeliymiş, sabırsızmışlar... Sanki bir şeyi çok çok beklemişler de hiç gelmemiş o şey gibi sabırları tükenikmiş... Sanki anlatmak istedikleri çok şey varmış da hiç anlatamamışlar gibi doluymuş içleri de onun hiddeti seslerinde gürlermiş... Sanki en büyük ihtiyaçlarından mahrum bırakılmış gibi de öfkelilermiş.
Bakışmışlar bu kez... Koca Aslan ile Ortanca yavru yetişkin aslan bakışmışlar... Koca Aslan başka bir kum taneciğindeymiş yanında da büyük yavru yetişkin aslan varmış.
“gel” demiş Ortanca yavru yetişkin aslan... Son yavru Küçük Aslan, az uzaklarda bir yerdeymiş.
“gel” demiş Ortanca aslan, Koca Aslana “ Hep birlikte olalım, oraya gidiyoruz biz, sen de gel”
“Hastayım, halim yok” demiş Koca Aslan.
“Ama kum tanecikleri..?” demiş Orta Aslan... “Ama ya düşen kum tanecikleri.!?”
Umursamamış Koca Aslan, her zamanki tavrıyla yalnızlık kuytusuna çekilmek istemiş. Kükremiş Ortanca Aslan, tüm hiddetiyle, öfkesiyle kükremiş... Belki de yine anlatacak çok şeyi varken anlayacak bir aslan yüreği bulamamış karşısında, birikmiş tüm öfkeleri hücum etmiş kükreyişine. Aslında son çırpınışını veriyormuş ceylan yüreği... Bir koca aslanın pençesinden kurtulmak için son çırpınışını veriyormuş ceylan yüreği...
Koca Aslan, yılların alışkanlığıyla yattığı yerden kımıldamadan ve karşısında can çekişen ceylan yürekli aslana bakmaksızın iradesini değiştirmeyeceğini anlatmış olmuş.
Bir ceylan, bir koca aslanın pençelerinde ölmüş ama hiddet dolu iri bir aslan doğmuş..!
Artık Ortanca yavru yetişkin aslan, kendi kum taneciğinden Koca Aslan için ayrılmayacak ve eğer sarsıntılar yakına getirse de gözlerini çevirip bakmayacakmış. İçinde gizli kalmış yavru aslan, bu yemini kükremiş..! Son nefesinde “Ama ya düşen kum tanecikleri...” diyebilmiş koca bir aslanın pençesinde can veren ceylan yüreği...
Artık hiddet ve öfke dolu iri bir aslanmış o, çok güçlü pençeleri olan..! Ettiği yeminle arkasını dönüp gitmiş. Sanki delikten akıp giden tanecikler yüreğine düşüp çöküveriyormuş. Çoktan canını kaybedip yok olmuş ceylan yüreğinin son nefesinde söylediği söz, kulaklarında çınladıkça bir damla düşmüş gözünden Hiddetli İri Aslanın... Bir damla, bir damla daha... Ceylanın kanına boyanmış damlalar akıp gitmiş saatlerce...
Hayat, ters çevrilmiş bir kum saatinin kumları üzerinde yaşamak gibi hem vakti tüketir hem ömrü hem de kaçırılmış hiçbir fırsatı bir daha sunamayacak kadar sınırlıdır. Bu kum saati ülkesindeki her fırsat, köprüden önceki son çıkıştır. Zaman, savurur her yuvanın ferdini bir gün başka başka yerlere, eğer bir gün yeniden bir araya gelme fırsatı sunarsa kader, Baba aslan olsan bile sakın geri çevirme!!!
Yas biter, yaz gelir.
Her yaz bir başkasının yasına gebedir.
Aslanlar, aslan olmayı aslanlardan öğrenir!
Ecel de bir aslandır, her aslana bir ceylan olduğunu öğretir...
Ay koca Aslan, ecel sizi ayırmadan sevgiyle yaşa sevginle yaşat..!
Zira aslanlar, aslan olmayı yine aslanlardan öğrenir!
Çağrışımsal Denemeler
Dr. Nurcem Hanzadebek Çep Yeşiloğlu



Yorumlar